Joe Biden, yenilenebilir enerjiyi ABD ekonomisini yeniden başlatma planlarının merkezine koydu. Bu, yeni güneş enerjisi kurulumlarını destekleyecek ve küresel talebi artıracak güneş enerjisi sektörü için öngörülebilir.
Öte yandan, kıtamız için de dinamikler değişiyor. AB Yürütme Komisyonu, karbon sınır vergisini bir ‘hayatta kalma meselesi’ olarak görüyor. Bu da Avrupa’daki güneş enerjisi sektörü için hafife alınmaması gereken bir açıklama.
Karbon sınır vergisi, ihracata yönelik bir ülke olarak Türkiye için aslında oldukça önemli. Birçok uluslararası marka, Türkiye’nin işgücünün jeopolitik öneminin ve avantajlarının farkındadır. Birçoğunun ülkede tesisleri veya OEM ortakları var. Türk üreticiler kısa vadede karbon dostu önlemleri dikkate almazlarsa uluslararası pazarın avantajlarını kaybedebilirler.
Peki, Türk sektör firmaları için ‘çıkarılan dersler’ ne olmalı?
- Üreticiler fabrikalarını çevre dostu tesislere dönüştürmelidir. (Temiz enerji kaynakları kullanmak, daha iyi atık yönetimi, daha az temiz su kullanmak vb.)
- Amerika ve AB’de yüksek talep açıkça görülüyor. Güneş enerjisi endüstrisi, hücre, cam vb. güneş enerjisi bileşenlerinin herhangi bir sıkıntısı olması durumunda kendini hazırlamalıdır.
- Öte yandan, talep ve kıtlık, güneş enerjisi bileşenlerinde açık bir şekilde fiyat artışını beraberinde getirecektir. Yatırımcılar ve EPC oyuncuları fiyatlardaki dalgalanmaya hazır olmalıdır.
ÖzEnerji ekibi olarak bu gelişmeleri hem kendimiz hem de müşterilerimiz için büyük bir fırsat olarak görüyoruz. Geçen yıldan başlayarak, AB’de deneyimli bir EPC firması olarak bir yapı inşa ediyoruz. Ve dijitalleşme sayesinde ABD, AB ve Avustralya’da tasarım, mühendislik ve proje yönetiminde uzaktan hizmet vermeye başladık.
Daha temiz enerji ve daha fazla dijitalleşme! Gelecek için hazırız.
